Tango kelimesinin dilbiliminde kesin bir kökeni yoktur. Afrika dillerinde kullanılan bir yer adından veya Latince'deki tangere (dokunmak) fiilinden türemiş olma olasılığı büyüktür. Bununla beraber, tango kelimesinin kökeni ile ilgili en yaygın düşünce bu kelimenin batı Afrika dilinin bir kolu olan olan Nijer-Kongo dilinden orijinlendiğidir. Nijer-Kongo dilinde tamgu dans etmek anlamındadır. Tango kelimesi aynı zamanda Latin Amerika'da çok geniş bir zenci topluluğu tarafından kullanılmaya başlandı. Önceleri pekçok dans çeşidinden biri olan tango, kısa sürede halk arasında çok popüler bir hale geldi. Tiyatrolar ve laternalar sayesinde varoşlardan yüzbinlerce Avrupalı göçmenin yaşadığı fakir işçi sınıfı mahallelerine hızla yayıldı. Kısa sürede sokaklar, barlar ve üst tabakanın buluştuğu mekanlarda tango dansı görülmeye başlandı. 20.yy.in ilk yıllarında, Buenos Aires'ten dansçılar ve orkestralar Avrupaya yolculuklara başladılar. Avrupanın ilk tango çılgınlığı Paris'te başladı ve bunu Londra, Berlin ve diğer başkentler takip etti. 1913'lerin sonralına doğru, bu dans New York'u ve Finlandiya'yı da etkisi altına aldı. Tangonun bu ithal versiyonları daha az vücut teması esasına dayalıydı (Ballroom Tango) ama bununla beraber pek çokları için hala şok edici idi.