RaP-Die
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

RaP-Die

rap'n yeni yuzu rap forumda hip hop ve rap hakkinda aradiginiz cevaplari bulacaksiniz...
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 ışık tasarım...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ophelia

ophelia


Mesaj Sayısı : 116
Location : izmir
Kayıt tarihi : 17/07/07

ışık tasarım... Empty
MesajKonu: ışık tasarım...   ışık tasarım... Icon_minitimeSalı Tem. 17, 2007 12:10 pm

Ağ tabaka

Gözün siyah-beyaz ve renkli film görevini yapan tabakasıdır. Çok ince bir zar görünümündedir. Kalınlığı 0.2-0.5 milimetre arasındadır. Bu tabakada ışığa duyarlı iki eleman vardır.
1.Çomaklar
2.Koniler
Ağ tabakanın en duyarlı bölgesi merkeze yakın bir çöküntü şeklindedir. Bu kısma Merkez Çukuru veya Sarı Leke denir. Sarı Lekenin genişliği 1020' dir. Burada yalnızca koniler bulunur. Görme sinirlerinin göze girdiği yerde çomak ve koni bulunmaz, bu nedenle buraya Kör Nokta denir.

Bir cismin iyi görünebilmesi için: Gözlem doğrultusunun, merceğin düğüm noktası ile sarı lekeden geçmesi gerekir. Bu eksene Görme Ekseni denir. Görme ekseni ile optik eksen arasında 30-70 açı bulunur. Çomaklar ve Koniler ağ tabakanın damar tabakaya bakan bölümünde bulunur.

Çomaklar : İğne şeklinde hücrelerden yapılmış olup daha çok sarı lekenin dışındaki bölgelerde bulunur. Bunlar renk ayırtdedemezler. Yalnızca düşük aydınlık izlenimlerini alırlar. Karanlıkta görmeyi sağlarlar. Çomaklarla oluşan görmeye gece görmesi ( Skatopik Görme ) denir.

Koniler : havuç ya da çam kozalağına benzemektedirler. Orta ve yüksek aydınlık değerlerinde çalışırlar. Ayrıca renkli görmeyi sağlarlar. Koniler daha çok sarı leke çukurunda bulunmaktadır. Konilerle oluşan görmeye Gündüz Görmesi ( Fotopik Görme ) denir.

Çomaklar renk izlenimlerini almamakla birlikte kısa dalga uzunluklu ışıkları, yani yeşil ve mavi renkleri konilere oranla daha kuvvetli, uzun dalga uzunluklu ışıkları, yani sarı ve kırmızı renkleri daha zayıf değerlendirdiklerinden, çeşitli renkleri değişik aydınlıklarda alırlar. Bu olaya Purkinje Olayı denir.

Mavi ve kırmızı renkli iki alan gündüz incelendiğinde,gündüz aydınlığında koni görmesi olacağı için her iki renk eşit duyarlılıkta algılanır. Gece ise çomak görmesi devreye gireceğinden aydınlatma alanı yavaş yavaş karartıldığında kırmızı alan da yavaş yavaş aydınlığını kaybeder. Mavi alan ise rengini kaybetmesine karşın aydınlığını kaybetmez ve uzun süre renksiz, açık ya da koyu gri renkli görünmeye devam eder. Gözün bu türlü algılaması nedeniyle aydınlık yüzeyi az olan yerlerde genel aydınlatma için sarımtırak ampul yerine yeşilimtırak ampul kullanılması daha uygundur.

Zamana bağlı olarak gündüzleri renklerin olduğu gibi algılanmasına karşın, gece gözün yapısından kaynaklanan algılama hatasının en aza indirilmesi için, ( Daha sonraki bölümlerde ışık renkleriyle ilgili açıklamalarda da bahsedileceği gibi yeşil renk ortada olmak üzere kırmızı, turuncu, sarı renkler gibi uzun dalga uzunluklu renkler skalanın sol tarafında, mavi, lacivert, mor renkler gibi kısa dalga uzunluklu renkler skalanın sağ tarafında yer alırlar ). Karanlıkta kısa dalga uzunluklu renkler daha fazla algılanabildikleri için yeşilden mora kadar olan renklerin kullanılması daha uygundur.
Gözün algılaması nasıldır?

Işık ve cisimler ele alınarak inceleme yapıldığında şu sonuçlar ortaya çıkar.
1.Bir cisim gözden ne kadar uzaktaysa - Cismin göze göründüğü açı ne kadar küçükse - o cismin görülebilmesi için parıltısının da o oranda büyük olması gerekmektedir. Eğer bir ışığın parıltısını yükseltmekle istenilen sonuca ulaşılamıyorsa o zaman cismin yüzeyini büyütmek gerekir.
2.Bir ışık kaynağı ne kadar büyük ve kaynak göze ne kadar yakınsa kamaşma tehlikesi vardır.
3.Ani sinyaller ve flaş ışıkları gibi kısa süreli ışık uyarımlarının etkili olması için yoğunluklarının da büyük olması gereklidir.
Öğle güneşinin yüz bin lükslük aydınlık şiddeti ile mehtabın 0.25 lükslük aydınlık şiddeti arasında göz her iki durumda da görevini yapar. Gözün değişik aydınlık şiddetine uyumuna 'Adaptasyon' denir. İki türlü adaptasyon vardır : Karanlık ve Aydınlık adaptasyonu. Karanlık adaptasyonu oldukça yavaş olur. Karanlık adaptasyonunun en yüksek süresine bir saat sonra erişilir.
Sağlam bir gözün geçici etkilerle,geçici olarak etrafındaki cisimleri göremez hale gelmesine 'Kamaşma' denir.Eğer gözün görme alanındaki parıltı çok büyükse göz kamaşır.Buna direkt kamaşma denir.Kamaşma parıltısı çevre parıltısına bağlıdır. Çevre parıltısı yüksekse kamaşma çok olur.Kuvvetli kamaşma gözü yorar.
Işık kaynağı ile aydınlatılan yüzey arasında bir ya daha fazla engel bulunursa aydınlatma yüzeyinde 'Gölge' oluşur.Tam karanlık gölgelere koyu gölge,tam karanlık olmayan gölgelere Yarı gölge denir.

Görme

Görme organı iki göz,görme sinirleri ve beyindeki görme merkezinden oluşur. Görme olayı ışığın göze gelmesiyle başlar.Gözün ağ tabakasında yutulan ışık, impuls-lar oluşturur.Bunlar görme merkezine iletilir.Görme merkezinde biraraya getirilen impulslar yorumlanıp karara bağlandıktan sonra ruhsal bir olay olan algı oluşur ve görme olayı tamamlanır. Yorumlamada belleğin önemi büyüktür.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
ışık tasarım...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
RaP-Die :: HOBİ :: TİYATRO-
Buraya geçin: