Nereye?..
17 Aralık ta AB bize görüşmelere başlama tarihi verecek mi?Aylardır,günlerdir o kapı senin bu kapı benim dolanıp duruyor değerli büyüklerim..Türlü diller dökülüyor.Yemin kıyamet! “Biz size benzemek istiyoruz,mek parmak saparsak yolumuzdan parmağınızı neremize isterseniz oramıza sokun..gıkımız çıkarsa namerdiz!...İş ki şimdi siz bizim başımızı okşayın sonra biz sizin nerenizi isterseniz oranızı okşarız!..” Onur,gurur hak getire..”İstikbal” bir mobilya markası,”İstiklal” bir cadde adı..Anlamlar ufalanmış ,tuzla buz…
Yeni sezon başladı ..Hayırlı olsun! Tatil sürecinde İzmit'te,Denizli'de ,Mersin'de kıyametler koptu..Biz bize söylendik durduk!..Bizans'tan “festivaller” geçti..Köprülerde balık ekmek yendi..Üstüne buzlu sular içildi..Bir rehavet,bir kendini beğenme aldı başını dolaştı ta be sabah…Başkent'te fırtına öncesi sessizlik…Yakındır ard arda gelecek salvolar..Bayramlıklarımızı giyip görücüye çıkmalara devam..Az laf çok iş üretilsin diye çok laf az iş üretildi,zira işe vakit kalmadı..Saatler önce bir saat ileri alındı sonra bir saat geri..Değişen bir şey olmadı..Benzetmecilerle göstermeciler arasındaki amansız savaş devam ediyor..Bir taraf benzetiyor bir taraf gösteriyor arada kalanın nutku tutuluyor.”Nutuk” u okumaya mecalimiz yok,sağdan soldan yiyiyoruz darbeyi..Anlamlar ufalanmış ,tuzla buz..
"Dağ başını duman almış/Gümüş dere hiç akmıyor/Yolu kesmiş eşkiyalar/Bırakmıyor,bırakmıyor../* . Yığınla heveskar tiyatro mekteplerinin kapılarında hem umutlarından soyundular,hem cüzdanlarından soyuldular..Sınava girmek bir servetti,kazanıp okuyabilmek kare kökü..Parayı bastıranın sınav gibi bir derdi yok zira “özel” leşip ipiyle kuşağını denk getirme şansı var..Bulamayan düşünsün..Tut ki kazandın,tut ki okudun bin bir zahmetle, sonra..Sonrası sessizlik!..Evropa Birliği istatistiği için “sanat eğitimi görmüş insan sayısı=+1” sin ..Hani bir ara sürücü belgesi dağıtmışlardı herkese çekilşsiz,kur'asız,almayanı dövüyorlardı..Aha o hesap!.Ben de de var hiç direksiyon tutmadığım halde;hem de ağır vasıta!.Hasılı “ Akademi Türkiye”ye karşı “Akademik Türkiye”..Çok uğraştım ama kesin sonuçlara ulaşamadım,Türkiye'de tiyatro eğitimi veren okul sayısı kaçtır allah aşkına? Bilen,hesaplayabilen bir kenara not etsin..Gün gelecek nüfus sayımında ihtiyacımız olacak..Tiyatro eğitimi almış oyuncu sayısı, tiyatro eğitimi almamış seyirci sayısını,biz Europian Union' a zerk edilene kadar geçerse şaşırmayalım diye..Anlamlar ufalanmış,tuzla buz..
Kitap fuarını yaklaşık 300000000 kişi dolaşmış ,feshanede ki ramazan çadırını her gece dolaşanların sayısı kadar neredeyse…Hacivat la Karagöz pek revaçta..Hayra alamet mi bilmiyorum?..Feshaneden çok değerli bir sanatçımız,ki yeteneğiyle,yaratıcılığıyla, sesi ,nefesi,selülitleriyle basınımızın ve yayınımızın en gözde ,en mümtaz şahsiyetlerindendir ve de muhterem halkımıza sabah akşam parmak ısırtır;ısırmaya el ve ayak parmaklarınız yetmez,elden ayaktan kesilirsiniz, “hay hay,buyursun gelsin…” şeklinde ferman buyurmuş halkımız da koştur allah kitap fuarına dolanmaya gitmiş..Daha ne olsun! Ama gel gör ki Yayıncılar kitap satışının azlığından yakınmışlar…Halt etmişler.. Almıyor olabiliriz,okumuyor olabiliriz ama bakıyoruz en azından..Daha ne!.Tv kültürünün ülkemize en büyük armağanı: Anlamıyor,anlamlandıramıyor,algılayamıyoruz ama bakıyoruz işte..Halt edeceklerine bizi halk etmeye çalışsaydı yayıncılar,yayımcılar ve diğerleri bizimde söyleyecek bir çift lafımız olurdu şu ölümlü dünyada!.Ne demişler “rüzgar eken fırtına biçer”..Öyleyse susun bekleyin..Ne zaman ki “yurttan sesler” koroları “eurodan sesler “ korolarına dönüşür o zaman bir terrakki, bir tekamül, değmeyin gitsin!..Anlamlar ufalanmış,tuzla buz..
Şimdi yeni bir tiyatro sezonu başladı ya hep gördüğümüz filmi sar baştan!Premierler,galalar,kes-yapıştır birbirinin içinden çıkma sahnelemeler,oynamalar oynatmalar,polemikler ,atışmalar,tartışmalar…”Benim oyunum seninkinden iyi”,”benim seyircim seninkini döver”,”benim yaptığım alternatifin altenatifi,alternatifsizim şerefsizim”,”elime su dökemezler arkamdan su dökerler”,”O'da oyuncuysa Taksim meydanında anırırım”,”tamam dün gece anırdım ama bununla ilgisi yok biraz alkollüydüm”,”bunların yaptığı tiyatro babaannemin çeyiz sandığında kaldı.”,”babaannen hiç evlenmemişti değil mi?”,”…herşey boktan ama mutlaka görün,kaçırmayın diye bitmeyen bir eleştiri okumak istiyorum abi”,”Ondan rejisör falan olmaz seyrediyo avrupada gelip bize yutturuyo”,”yaptığın iş varya süper,avrupada olsan bir numarasın ama bize xl be abi”,”ödüllerin hepsi danışıklı dövüş,lobiye locaya üye değilsen yoksun kardeşim”,”tebrik ederim”,”takdir ederim”,”tekzip ederim”,”tenkit ederim”,”teessüf ederim”,”üstüme gelme küfür ederim”… Anlamlar ufalanmış,tuzla buz…
Her neyse..Yeni bir sezon işte..Umarım az hasarlı,çok kazançlı bir yıl olur..Hem şunun şurasında ne kaldı, önümüzdeki yılbaşında Avrupa nın kucağındayız..Görün bakın, 18 Aralık sabahı her konuda olduğu gibi tiyatromuzda da bir silkinme,bir şahlanma,bir kendini birdenbire aşma hali… Yalnız canımı sıkan bir konu var, şimdi “adamlar yapmış kardeşim,bu işler Avrupa da böyle yapılmıyor.Daha bizim bir fırın ekmek yememiz gerek” beyliğini nerede kullanacağız?..Öyle ya ,bizde Avrupanın bir parçası olduğumuza göre “adamlar” sözcüğü bizide kapsıyor demektir..Avrupadan rejisör getirtemeyeceğiz artık,Avrupalı oyuncuların marifetlerini ballandıra ballandıra anlatamayacağız birbirimize,festivallerden Avrupalı dahiler,peygamberler bulup çıkartıp tarikatlar oluşturamayacağız...Örnekleri siz çoğaltın..Ama kendimizi aşağılama şansımızı kaybediyoruz bilesiniz..Yıllar önce seyrettiğim bir filmin adı geliyor,niyeyse ,aklıma:Umutsuz ama ciddi değil!..
Hadi bakalım ,burada laf salatasıyla fazla zaman kaybettik.Gidip ev ödevlerimizi yapalım!..Kendimizi mutlaka beğendirmemiz lazım.Bizi benzetmelerine izin verelim..Tam bağımsızlık,ulusal onur,bağımsızlık savaşı gibi safsataları ağzına alanların ağzına biber sürelim.1919,1923 gibi tarihleri takvimlerden silip atalım..Yapılacak çok işimiz var,çook….Gösterelim onlara!!! 29 Ekim artık Avrupa Anayasasının kabul edilişinin tarihidir..Sakın aklınıza başka bir şey gelmesin..Gelirsede def edin gitsin..Yanılsamadır,yanılsama…
Anlamlar ufalanmış,tuzla buz..
Sağlıcakla kalın...